aralarında YDG’lilerin de olduğu Üniversite öğrencileri adına açıklama yapan Yaren Sarısaltık, yıllardır Özel Güvenlik Birimi (ÖGB) ve polis eliyle üniversitelerde öğrenciler üzerinde baskı kurulmaya, Yüksek Öğrenim Kurumu (YÖK) eliyle örgütlenme haklarının gasp edilmeye çalışıldığını, AKP-MHP iktidarının devrimci-demokrat-yurtsever ve muhalif gençlik kesimlerine “faşist” saldırılarla gözdağı vererek mücadeleden alıkoymayı amaçladığını belirtti.
Sarısaltık şöyle devam etti:
“Tüm bu saldırıların yanında iktidarın büyütüp beslediği asalak faşist çetelerde gençliğin üzerine salınıyor. Siyasi iktidar, YÖK, polis, ÖGB ve faşist çeteler iş birliği ile devrimci faaliyeti üniversitelerden silmek istiyor. Beyazıt’ta faşistler saldırdıkları gibi kadınları ise tecavüzle tehdit etti. Üstelik bütün bunları ÖGB ve polis eşliğinde gerçekleştirdi.”
“Tüm bu saldırıların yanında iktidarın büyütüp beslediği asalak faşist çetelerde gençliğin üzerine salınıyor. Siyasi iktidar, YÖK, polis, ÖGB ve faşist çeteler iş birliği ile devrimci faaliyeti üniversitelerden silmek istiyor. Beyazıt’ta faşistler saldırdıkları gibi kadınları ise tecavüzle tehdit etti. Üstelik bütün bunları ÖGB ve polis eşliğinde gerçekleştirdi.”
Ankara ve İstanbul’da üniversite öğrencilerine dönük saldırıları hatırlatan Sarısaltık, iktidarın sıkıştığında üniversitelerde hak talepleri için gerçekleşen eylemleri “sağ-sol çatışması” gibi söylemlerle dar ve suni bir alana sıkıştırmayı hedeflediğini belirterek bu saldırılarla gençliğin sindirilmeye çalışıldığını vurguladı.
“Örgütlü mücadeleyi yükselteceğiz.”
Sarısaltık, “faşist” saldırıların gençliğin yükselen sesinin kısamayacağını ve mücadeleyi engelleyemeyeceğinin altını çizdi. Sarısaltık, konuşması şöyle bitirdi: “Mücadeleyi faşist saldırılar ve provokasyonlarla engellemek isteyenlere üniversitelerimizde geçit vermeyeceğiz. Üniversitelerden yurtlara, yurtlardan sokaklara kadar bulunduğumuz her alanda haklarımız, özgürlüğümüz ve geleceğimiz için örgütlü mücadeleyi yükselteceğiz.”
İHD İstanbul Başkanı Gülseren Yoleri, temel hakların keyfi bir şekilde hukuka aykırı olarak engellenmesinin kabul edilemez bir durum olduğunu vurguladı.
