Kartal: Sivas Kangal Bakırtepe’de, siyanürlü altın araması yapmak isteyen Demir Export Şirketi’ne karşı 2013 yılından beri mücadele ederek doğayı katletmesine izin vermeyen Bakırtepe Çevre Platformu direnişe devam ediyor.
Son olarak köylülerin kutsal kabul ettiği Bakırtepe’de siyanürlü altın araması yapmak isteyen Demir Export Şirketi, noter imzalı kağıtlar gönderdi ve köylüyü kandırarak topraklarına el koymaya çalıştı. Bunun üzerine Bakırtepe Çevre Platformu bir eylem gerçekleştirerek Koç Holding’e ait Demir Export Şirketi önünde bir açıklama yaparak durumu teşhir etti. Bizler de Özgür Gelecek gazetesi olarak Bakırtepe Çevre Platformu adına Selma Kanbur ile bir söyleşi gerçekleştirdik.
– Süreci özetleyerek başlayabiliriz?
– Gayet iyi bir durumdayız. Şu ana kadar hem Koç Holding’e hem de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na açtığımız tüm davaları kazandık. Böylece yürütmeyi durdurma kararı çıktı. Bu kararlara itiraz ettiler. Ancak biz itiraz edilen davaları da kazandık. Yani onların da reddine karar verdi mahkeme.
– Bakırtepe’nin nasıl bir bölge olduğunu aktarabilir misiniz? Bölgenin ne gibi özgünlükleri var mesela?
– Bakırtepe’nin eteklerinde yer alan bir Molladere Höyüğü var. Bu süreç içerisinde burası da sit alanı olarak ilan edildi. Bu mücadelemiz için iyi bir gelişme oldu. Biliyorsunuz UNESCO’nun somut olmayan kültürel mirası var. Tüm dünyada somut olmayan mirasları o listeye ekliyorlar. Bununla ilgili bir bilirkişi 2 hafta önce geldi. Bakırtepe’de inceleme yapmak üzere. Ve yapılan incelemeye göre bilirkişinin raporunun verdiği görüş olumlu yönde. Yani somut olmayan Kültürel Miras’tır denildi Bakırtepe’de yapılan dini ritüeller için.
Bakırtepe aynı zamanda bizim kutsal kabul ettiğimiz bir ibadet yerimiz. Bakırtepe sadece Aleviler için değil aynı zamanda Sünni köyler için de gelip kurban kesilen, ibadet edilen, Alevilerin aynı zaman cem törenlerini yaptıkları bir ibadet yeri. Zaten somut olmayan Kültürel Miras listesine girmesi de bunun sonucu. Bilirkişi raporu aldığımız için önümüzdeki günlerde listeye dahil edilmemiz için resmi başvuru yapılacak.
– Bakırtepe’ye saldırılar ne zamandır sürüyor?
– 50 yıldır Bakırtepe’nin biraz daha uzağında işletilen bir demir madeni var zaten. Altın madeni ise 2013 yılından beri ÇED raporu almaya çalışıyor. Demir ve altın madeninin şantiye sahasını genişletmek için en son köylülere Noter kanalıyla bir yazı geldi. Bu yazıda bu adreste şu gün şu saatte bulunun ki kamulaştırmaya gerek kalmadan pazarlık yapalım, açık arttırmayla tarlalarınızı bize satın, deniliyor. Başlangıç olarak metre kareye 1 liraya ihale açılıyor.
– Noter’den gelen evrakların içeriği nedir?
– Yapılacak olan satış toplantısı için Noterden gelen evrakın detayları çok tutarsızdı. Çünkü özel mülkiyete ait arazilerden bahsediyoruz. Bu tür araziler için zorla kamulaştırmadan bahsedilmesi kabul edilemez ve böyle bir şey yok zaten. Bu köylülerimizin tamamen gözlerini korkutmak için gönderilmiş bir yazı. Çünkü köylüler Noter’den gelmiş bir yazı görünce “Aman ne olacak?”, “Tarlalarımıza el koyacaklar” diyerek “O zaman hemen satalım hiç değilse paramızı alalım” telaşına düşebilirler. Bunu çok iyi biliyorlar. O yüzden de böyle bir yazı göndermişler Noter kanalıyla. Biz de köylülere ulaşarak durumu anlattık. Bunun usulsüz olduğunu, böyle bir şey yapamayacaklarını, tarlalarını satmamaları gerektiğini anlattık. Köylülerimizin çok büyük bir kısmı da zaten “tamam” dedi. Tabii ulaşamadıklarımız var. Ulaştıklarımız “biz de gitmeyeceğiz” diyerek tavırlarını belirttiler. Bizler satılık toprağımız yok demek için bu mücadeleyi büyütüyoruz.
