EmekGüncel

SÖYLEŞİ | DeFacto’da Mobbing ve İşten Çıkarma!

DeFacto Depo’da 5 aydır çalışan trans erkek bir işçi, hem yaşadığı mobbingi hem de kimliğinden kaynaklı karşı karşıya kaldığı transfobiyi bizimle paylaştı.

İstanbul Esenyurt DeFacto Depo’da çalışan yüzlerce işçi, işyerinde yaşanan mobbing sonucu işçi işten çıkarılmakta daha doğrusu işten ayrılmak zorunda kalmakta.

Yoğun bir işçi sürkülasyonu ile işçilerin tazminat hakkını, kıdem hakkını, işsizlik maaşını gasp eden patronlar, depoya her ay yüzlerce işçi alıp yüzlercesini çıkmak zorunda bırakmakta.

– DeFacto’da çalışan bir işçisin, birkaç gün önce işten çıkmak zorunda kaldın. DeFacto’da işçiler neden işten çıkmak zorunda kalıyor? Bize yaşadıklarını aktarır mısın?

– Evet, DeFacto Depo’da çalışıyorum. DeFacto Depo’da özellikle mobbing çok uygulanıyor. İşçi alımı çok oluyor, işçi alındıktan sonra çalıştırılıyor, taşeron olduğu için üç ay sonra tekrar size bir kadro veriyor. İki hafta sonra kadrolu olduktan sonra size tekrar mobbing uyguluyorlar.

Mobbing’te de şöyle bir şey uyguluyorlar. Beşinci ay dolduktan sonra size mobbing uygulayarak performans düşüklüğünden işten çıkartıyorlar. İşinizi feshediyorlar yani işçileri “Kod”dan çıkartıyorlar. Şu anda benimle birlikte olan arkadaşlarıma mobbing uyguluyorlar, “kadro alın” diye, kadroyu alan arkadaşlar da, almayan arkadaşlar da işten çıkartılıyor. Videolara kaydediyorlar, “bak böyle yaparsanız işten çıkartırız, işsiz kalırsınız, hakkınızda tutanak tutarız” diyorlar.

5 ayımı doldurduğum için mobbing uyguladılar, ben itiraz ettim, karşı gelmeye çalıştım. Sonra tekrar kadro almam için zorladılar, “hayır kadro almak istemiyorum” dedim, kadroyu alsam da Koddan tekrar çıkartacaklar. Koddan çıkarttıkları zaman iş bulamıyoruz, artı işsizlik parası da alamıyoruz. Herşey yanıyor, yani taşeron da olsan kadro da olsan sana mobbing uyguluyorlar, seni işten çıkartıyorlar. Kadroyu da aldığında da belirli bir miktar para ödüyorsun.

 

“Fabrikalarla anlaşmalı hastaneler yoluyla işin feshediliyor”

– Ne kadar para ödüyorsun ve niye ödeniyor bu para?

– Sağlık raporu istiyorlar, hastaneye gidiyorsun onların anlaşmalı olduğu hastanede almak zorundasın. Bunların anlaşmalı olduğu hastane de 600 TL istiyorlar.

O parayı hastaneye yatırıyorsunuz, parayı yatırdıktıktan sonra kontrole geliyorsunuz, doktor ufacık bir şeyde bahane buluyor ama önce çalıştırıyor. Seni bir hafta sonra tekrar çağırıyor. Ve işyerinde şöyle bir şey de var; sizi kadroya aldıktan sonra 15 gün sonra tekrar sizi muayeneye sokuyorlar, muayenede bir şey yakalayıp da “işine son verelim, tazminatsız çıkartalım” deniliyor. İşçilere yanlış bir şekilde rapor verip insanların işini feshediyorlar. İşçiler dava açmak istedikleri zamanı insanların gözünü korkutuyorlar.

Daha önce biz öyle bir sorun yaşadık, arkadaşımız gitti orada şikâyette bulundu, şikâyete bulunduğu için ikinci gün işine son verildi, hem de kadrolu bir arkadaşımız. Performans düşüklüğünden yani Koddan çıkarttılar. Bu çok yanlış bir şey, sonuçta bir firma olarak bir çalışana kadro veriyorsan, iyi çalışan birine kadro veriyorsun.

DeFacto’da kadroyu almış olsan da taşeron gibi muamele görüyorsun. Baskı yapılıyor, mobbing uygulanıyor. “Kadroyu verdik, sen çalışmıyorsun” diyorlar insanlara, çalıştıkları halde çalışmıyorsun muamelesi yapıyorlar.

Psikolojik baskıda çok uyguluyorlar, el kol hareketi çok yapıyorlar, tehdit ediyorlar, küfür çok ediyorlar, bağırma, çağırma vb. çok yaşanıyor.

– Sen daha önce Sunyy’de de çalıştın ve birçok şey yaşadın/yaşıyorsun. Biraz anlatır mısın?

– Trans bir birey olarak çalıştığım için Sunny’de çok aşağılama vardı, bana mobbing uyguluyorlardı, eşcinsel bireylere çok yükleniyorlar.

– Neler yapılıyordu? Örneklendirir misin?

– Örneklendirelim, mesela çalışırken orada usta bana “şu işi düzgün yap, gözüm üzerinde, bir şeyi beceremiyorsun, senin gibileri bura da boşuna tutuyorlar, boşuna çalıştırıyorlar, sizin yaşamaya hakkınız yok” diyordu.

Ben üzerimi değiştirmeye gittiğim zaman oradaki kadın arkadaşlar diyor ki, “biz seninle aynı odada değişemeyiz”, “seninle aynı yerde çalışmak istemiyoruz, çok rahatsız oluyoruz”. Bunları dedikten sonra yanlış kelimeler kullanıyorlar yani hoş karşılamıyorlar.

Ben trans bir birey olduğum için sorumlulara gidip, “Biz bununla çalışamayız, bizi rahatsız ediyor” diyorlar. Öyle bir konuma düşürüyorlar ki, işveren direk haklı olduğum halde “Sen haksızsın diyerek, ben senin gibi bir eşcinsel bir bireyle, trans bir bireyle çalışmak istemiyorum” diyor. “Benim elemanlarım rahatsız oluyor” diyerek mobbing uyguluyorlar.

İşe girerken bu kimlikle girdiğim için bu kimlikle aldığı için çalıştırmaya devam etmeli. İstediği makinada çalışıyorum, istediği sayıyı fazlasıyla çıkartıyorum, sonra ustabaşı; “Ben sizinle çalışmak istemiyorum” dedikten sonra beni gelip tehdit ediyor, tehdit ettikten sonra gidiyor tekrar müdüre söylüyor, çıkışımın verilmesini istiyor. Benim gibi olan trans birey, eşcinsel birey arkadaşlara çoğunlukla işyerlerinde böyle bir baskı çok uygulanıyor.

 

“Müdürler ‘arkamda devlet var’ diyor!”

– DeFacto’ya dönersek, orada neler yaşadın, anlatır mısın?

– Çok zor, DeFacto önce kadroyu alın dediler, ben yok dedim, sonra yok dediğim için trans bir birey olduğum için bunun üzerinden bana yürüdüler, “rahatsız oluyorum çalışmak istemiyorsan çıkışını ver, ben sizin gibi bireylerle çalışmak istemiyorum, huzurumuz bozuluyor, rahatsız olan çok var” diyerek insanları çok dışlıyorlar.

– İnsanların huzurunu nasıl bozuyor olabilirsiniz?

– Aslında huzurlarını bozmuyoruz, sadece biz kadroyu almadığımız için en azından mobbing uyguluyorlar, bahane uyduruyorlar. Trans birey olduğumuz için oradan üzerimize yürüyorlar ki bize baskı yapıyorlar.

Diğer bir çıkarma yöntemi de, işçilerin servis güzergâhlarını ayarlanmıyor, servisçilere bilerek “Şu şu insanlar gelmesin” diyebiliyorlar.

Biz sabahları arıyoruz mesela diyoruz “Servisimiz yok ama ben güzergâha çıkıyorum”, servisçi “Bana böyle söylendi” diyor. İşveren “Sen hayır durağında değilsin” diyor, biz servise alınmıyoruz böyle bir mobbing uyguluyorlar, çoğu arkadaşımız bu yüzden işten çıkarıldı.

Servise “iki, üç gün daha almayın” dedi müdür benim yanımda ustabaşına ben çalışırken duydum.

Patron bilgisayarın başında, “Hiç uğraşmayın, kadro verdiğinize de bakın ufacık hatasında tutanak tutun ve çıkışını verin” diyor. Defacto tarafından kesinlikle 5 ayı geçirmiyor. Şikâyet etmeye gittiğin zaman da seni tehdit ediyorlar, “Nereye gidersen git, sen kimsin ki, benim arkamda devlet var” diyor müdürler.

– Trans bir işçi olarak çok şey yaşadın, sence neler yapılmalı bunlara karşı?

– Ben 18 yaşında tekstil hayatına başladığımdan 30 yaşıma gelene kadar trans bir birey olarak çok zorluk yaşadım. Mesleğimden oldum, işimi yapamadım, “Sen böylesin” diyerek barındırmadılar, çok baskı uyguladılar.

Oysa ki işimizi gücümüzü rahat bir şekilde yapıyoruz, ilkokul hayatımda da aynı sorunları yaşamıştım. Yani ben doğru bulmuyorum, insanların hayatları bu kadar basit değil.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu