KESK, 8 Aralık’ta Amed ve İzmir’de, 19 Aralık’ta ise İstanbul ve Ankara’da “Geçinemiyoruz” sloganıyla miting düzenleyecek.
İstanbul’da düzenlenecek miting için KESK ve bileşenlerinin birçok alanda çağrısı sürüyor. İktidarın krizine karşı ses çıkarmak isteyen herkesi mitinge davet eden KESK, sürecin sadece kamu emekçileri değil bütün halk için her geçen gün daha da zorlaştığını ifade etti.
Özgür Gelecek gazetesi olarak, KESK’in miting çağrısını ve sürece ilişkin sözlerini, İstanbul Tertip Komitesi’nden SES Şişli Şube Eşbaşkanı Abuzer Aslan ile konuştuk.
– Ağustos ayında sarı sendikalarla 2022 yılı için % 5+ % 7, 2023 yılı için % 8 + % 6 olarak yapılan maaş artışı söz konusu. O dönem itibariyle bile kötü olan bu maaş artışını, bugünle kıyaslayınca daha da vahim bir tablo çıkıyor ortaya. Bu TİS’e dair ne söylemek istersiniz?
– Evet toplu iş sözleşmesi yapıldı ancak yapılır yapılmaz da tartışmaya açıldı. İktidar kanadından “revize edelim” şeklinde söylemler açığa çıktı. Aslında toplu iş sözleşmesi masası bizi temsil etmiyor, bizim için bir önemi yok.
Çünkü toplu iş sözleşmesi ile bağlanan % 7 artı % 5’in yaşamla, gerçekle hiçbir bağlantısı yok. Bu toplantılarda emekçilerin görüşü alınmadı, mücadele eden sendikaların görüşü alınmadı, sadece yandaş dediğimiz sendikalarla, kapalı kapılar ardında bir TİS süreci yapıldı ve bu süreç uygulanmadan kendileri tartışmaya açıyorlar.
Şu an itibarıyla ev kiralarımızı ödeyemeyecek haldeyiz, yaşam standartlarımız aşırı derecede düştü yani insanlar geçinemiyor. Biz de olağanüstü dönemlerden geçtiğimiz bu günlerde meydanlarda, alanlarda emekçilerle-çiftçilerle-esnafla-kadınla-gençlerle, tüm halkla bu ekonomik yıkıma karşı alanlarda ses olacağız.
– Bu tabloya karşı durmaya çalışan konfederasyonunuz gözaltı ve ihraç saldırılarına maruz kalıyor. İktidarın bu saldırılarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
– Sizde çok iyi biliyorsunuz ki; 15 Temmuz sözde darbe girişiminden sonra kanun hükmünde kararnameler (KHK) furyası başladı. O furyanın ardından bu kanun hükmünde kararnameleri sürekli hale getirmek için Olağanüstü Hal (OHAL) Komisyonu tarafından 375 sayılı kanunun geçici 35. maddesini getirdiler. Bu bahsettiğimiz madde, Bakanlık bünyesinde kurulan bir komisyondu.
Bu şekilde herhangi bir kişinin ifadesi alınmadan, bir soruşturmaya tabi tutulmadan “sizi ihraç ediyoruz, gelin ifadenizi verin” şeklinde bir ucube sistem getirdiler.
Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır’da bu şekilde 21 arkadaşımız ihraç edildi. İhraç olmalarına neden olan suçlamalar ise federasyonumuzun yapmış olduğu eylem ve toplantılara katılmak! Biz buna karşı her alanda duruşumuzu sergilemeye devam edeceğiz.
“Bir avuç olanlar kazanıyor, biz kaybediyoruz!”
– KESK olarak “Geçinemiyoruz! İnsanca Yaşam, Emekten ve Halktan Yana Bütçe İçin Omuz Omuza” şiarıyla dört şehirde miting düzenleyeceksiniz. Bu mitingde KESK olarak neleri dile getireceksiniz, mitingin kapsamı nedir?
– Bu mitingler sadece kamu emekçileri için değil; geçinemeyen esnaf, işsiz, evsiz barksız kalan öğrenciler, ataması yapılmayan milyonlarca öğretmen ve birçok insanı kapsıyor. Bugün baktığınız zaman milyonlarca insan kiralarını ödeyemiyor, konut sıkıntısı yaşıyor ancak iktidar buna karşın bir avuç vurguncuya-rantçıya ve kapitaliste kazandırıyor. Bir avuç kazanıyor, bunların dışında hepimiz kaybedenleriz. Biz de kaybedenler olarak bahsettiğim milyonların sesi olacağız ve hep birlikte alanlara geleceğiz.
– Son olarak mitinge yönelik çağrılarınızı alabilir miyiz?
– Biraz önce bahsettiğim ezilen tüm kesimleri, şiddete maruz kalan kadınları, fobiye maruz kalan trans kadınları, LGBTİ+’ları, mobbinge maruz kalan emekçileri ve bugün itibari ile ciddi anlamda yoksullaşan tüm kesimleri mitinglere katılmaya çağırıyoruz.
Bu anlamda yine DİSK’i, TTB’yi, TMMOB’u, sol, sosyalist ve demokratları da mitinglere destek vermeye çağırıyoruz. Tüm işçileri, işsizleri, kadınları, emeklileri, esnafı, gençleri ve geçinemeyen herkesi 19 Aralık’ta Kartal Meydanı’nda yapacağımız mitinge çağırıyoruz.
