TC Cumhurbaşkanı Erdoğan kıdem tazminatına dair tartışmasında 2022 yılını işaret etti. AKP iktidarı boyunca 18 yılda 7 isim çalışma bakanı olarak görev yaptı ve bu 7 isim de göreve geldiklerinde kıdem tazminatının gasbını gündeme taşıdı.
AKP, iktidara geldiği 2002’den bu yana hep işçilerin en temel kazanımı ve güvencesi olan kıdem tazminatını “fona dönüştürmek” adı altında gasp etmek istedi.
Ancak bu değişiklik hiç gerçekleştirilemedi. Tepkiler üzerine geri adım atan AKP, bir süre sonra kıdemi yeniden gündeme taşıdı. Kıdem tazminatına dair “Değişiklikte” AKP’nin her “düzenleme” adı altındaki gaspa olduğu gibi bu kazanımın gasp edilmesi süreci “önemli ve ileri bir adım atılıyormuş algısıyla gündeme getirildi. Bu kez AKP’nin kılıfı; “işçilerin büyük bir bölümünün kıdem tazminatı alamadıkları” gösterildi.
DİSK başta olmak üzere sendikalar ise Kıdem Tazminatının kırmızı çizgileri olduğunu dile getirerek çalışmalara başladı.
Kıdem Tazminatına dair mücadeleyi sürdüren sendikalardan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’ndan görüş aldık.
Çerkezoğlu, “Salgın sürecini içeren raporumuzda da ortaya koyduğumuz gibi işçiler çok ciddi sorunlar yaşarken, deyim yerindeyse hayatta kalmak için hem sağlığını hem işini ve gelirini korumak için çok ciddi bir mücadele verirken, bu kadar olumsuz koşullarda bir de üstüne Kıdem Tazminatı gibi temel bir hakkın gasp edilmesi asla kabuledilemez.” diyerek devletin pandemi fırsatının işçilerin temel haklarını sömürülmesinde nasıl hayat geçirilmek istendiğine işaret etti.
Çerkezoğlu kıdem tazminatının her gündem geldiğinde karşı çıktıklarını ve bugünden sonra bu tavrı sürdüreceklerini dile getirerek, “Biz zaten buna karşı Kıdem Tazminatı kırmızı çizgimizdir diyoruz, yıllardır fona devredilmesi gibi bütün süreçlerde karşı çıktık, dün olduğu gibi bugünde son derece kararlıyız. izin vermeyeceğiz ve sonuna kadara mücadele edeceğiz” dedi.
“İşçilerin çalışma yaşamı değiştiriliyor diyebilir miyiz” sorusuna Çerkezoğlu, pandemi zaten işçilerin yaşamında çok ciddi değişimler yarattı. Bunun verilerini zaten paylaştık. Aynı zamanda diğer taraftan pandemi üzerinden çalışma hayatında esnek güvencesiz çalıştırılma biçimleri yaygınlaştırılmak isteniyor.
Kıdem tazminatının gasp edilmesi bunun bir parçası. 25 altı ile 50 yaş üstü çalışanların geçici çalıştırılması, geçici iş sözleşmesinin yapılması planlanıyor. Bütün bunlar pandemi koşullarında çalışma hayatının daha da güvencesiz, esnek ve ucuz işçilik politikalarını yaygınlaştırmak için değerlendirildiğini gösteriyor” dedi.
“Herkesin kıdem tazminatına sahip çıkmalı”
Siyasi iktidarın bu konudaki ısrarına dair Çerkezoğlu, “Siyasi iktidar her zaman işçilerin kazanılmış haklarını ortadan kaldırmak için çeşitli politikalarını hayat geçiriyor ve hiçbir zaman saklamıyor. Bütün politika belgelerinde, 11. kalkınma planında, orta vadeli programda bunlar hep gündemde. Biz bu konu hep dikkat çekiyoruz, mücadele ediyoruz, ve bunu tüm konfederasyonlarla, emek ve meslek örgütleri, tüm demokratik kamuoyu ile birlikte yapma kararlılığındayız. Tüm kamuoyuna çağrımızda emeği ile geçinen herkesin buna sahip çıkması” şeklinde konuştu.
Diğer taraftan Kıdem tazminatı tartışmalarının yanı sıra bir saldırının da DİSK Birleşik Metal-İş Sendikası Kocaeli Şube Başkanı Telat Çelik, “dikkat çekilmesi gereken başka bir konu var, o da Bireysel Emeklilik Sistemi (BES)” şeklinde BES’e dikkat çekti.
BES’te hükümete aktarılacak paranın daha fazla olduğuna dikkat çeken Çelik şöyle konuştu: “BES meselesine bakıldığında aslında Hükümete aktarılacak kaynak bakımından kıdem tazminatından daha büyük bir rakam. Kıdem tazminatında işverenden kesilen para yüzde 8 civarında, işçiden bir para kesilmiyor.
BES’in zorunlu hale gelmesi durumunda en az yüzde 10 ve üzeri öngörülüyor ve direkt işçiden alınıyor, işvereni hiç rahatsız etmiyor. Hükümetin ölümü gösterip sıtmaya razı edeceğini ve BES’in zorunlu hale getirilmesi için yoğun çaba içerisinde olacağını düşünüyorum.” BES’in en az kıdem tazminatı kadar önemli olduğuna değinen Çelik, “Asgari ücretle zaten geçinemeyen bir işçi maaşının yüzde 10’unu sisteme aktardığında nasıl geçinecek? İkisini de aynı oranda tartışıp kamuoyunu bilgilendirmemiz gerekiyor. Geçtiğimiz aylarda bir panel düzenledik, işçilere BES’i anlattık. Burada kafa karışıklığı var” diye konuştu.
