Güncel

İstanbul Tabip Odası ve İstanbul Barosu: Hasta Mahpuslar Serbest Bırakılsın

İstanbul Tabip Odası ve İstanbul Cağaloğlu'nda bulunan binasında basın toplantısı düzenleyerek ağır hasta tutsakların serbest bırakılmasını istedi.

Basın açıklamasını Dr. Nergis Erdoğan okudu. Ülkedeki tutsakların sağlık hakkından yoksun bırakıldığını, neredeyse her hafta başka bir hasta tutsağın yaşamını kaybettiğini hatırlatan Erdoğan şöyle konuştu:

“Sağlık durumları hapishanede yaşamaya el vermeyen, tedavileri ya da takipleri hapishanede sürdürülmeye uygun olmayan mahpuslar, yaşamları yok sayılarak hapishanelerde tutulmaktadır”  Erdoğan, hapishanelerde koruyucu sağlık hizmetlerin eksikliğine, tutsakların hastaneye sevklerinin aylar sürdüğüne, yetersiz beslendiğine, havalandırma haklarının sınırlandırıldığına dikkat çekti.

Erdoğan, hasta tutsakların derhal serbest bırakılmasını isteyerek, çözüm önerilerini şu şekilde sıraladı:
🔹 “Ceza infazının hastalık nedeniyle ertelenmesi kararı, Adli Tıp Kurumu’nun düzenleme ya da onaylama biçimindeki raporu ile değil üçüncü basamak sağlık hizmeti veren hastanelerdeki sağlık kurullarının raporları ile verilebilmeli ve ceza infazının ertelenmesi için yeterli olmalıdır. Cumhuriyet başsavcılığının, mahpusların sağlık ve yaşam hakkının korunması için verilen bu sağlık kurulu raporlarının aksine karar verebilmesi mümkün olmamalıdır.

🔹 Mahpusların sağlık hizmetlerine erişimleri ile ilgili aksaklıklar, Anayasa’nın 56/4. maddesi uyarınca; devletin denetleme yükümlülüğünü yerine getirmesi suretiyle, aynı zamanda Adalet Bakanlığı’nın ve Sağlık Bakanlığı’nın ortak çabaları ve sağlık meslek ve hukuk örgütlerinin önerileri dikkate alınarak ivedilikle giderilmelidir.

🔹 İstanbul Barosu ve İstanbul Tabip Odası olarak Adalet Bakanlığı’nı; yaşam hakkını ve sağlık hakkını koruma ve güvence altına alma konusunda Anayasal yükümlülüklerini yerine getirmeye davet ediyoruz.”

Erdoğan’dan sonra Mehmet Durakoğlu söz alarak, hapishanedeki tutsakların sağlık hakkı bakımından doğrudan devletin sorumluluğunda olduğunu, devletin bu sorumluluğu kabul etmesi ve hapishanelerden ATK’ya ilgili tüm kurumların bu gerçeklik çerçevesinde hareket etmesi gerektiğini, ATK’nın verdiği kararların siyasi olduğunu kaydetti.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu