Konya Seydişehir 1 No’lu T Tipi Kapalı Hapishane’de bulunun hasta tutsak Nesip Yapıcı, cezası bitmesine rağmen tahliye edilmedi. 12 yıl 6 aydır tutuklu olan Yapıcı’nın 15 Eylül’de tahliye edilmesi beklenirken, Cezaevi İdare Gözlem Kurulu kararıyla tahliyesinin 3 ay ertelendiği öğrenildi.
MA’ya konuşan Nesip Yapıcı’nın kardeşi Cengiz Yapıcı, son dönemde hapishanelerden çıkan cenazelere dikkat çekerek, ağabeyinin hayati tehlikesinin bulunduğunu söyledi. Ağabeyinin Mart 2010 tarihinde gözaltına alındıktan sonra ‘örgüt üyesi’ iddiasıyla tutuklandığını belirten Yapıcı, “Telefon dinlemesi, ihbar ve tanık ifadesi gerekçeleriyle tutuklandı. Bir yıllık yargılama tiyatrosu ile ‘örgüt üyeliği’ iddiasıyla 7 buçuk yıl ceza verildi. İtiraz ettiğimiz bu ceza ise, Yargıtay tarafından az görülerek ağabeyimin aleyhine bozuldu. Yeniden yargılama sonucunda da ceza 7 buçuk yıl daha artırıldı. Nihayetinde 15 yıl ceza verilmiş oldu. Yargıtay bu cezayı 2014 tarihinde onadı ve hüküm kesinleşti” dedi.
Yapıcı kardeşinin yaşadığı sürecine dair şu bilgileri verdi: “Aldığı cezadan koşullu salıverilme süresi 11 senedir. Buna göre 2021 baharında bırakılması gerekiyordu ancak bu davada tutuklu yargılanırken, 2010-2014 tarihleri arasında eski bir dava dosyasından 3 yıl cezası kesinleşti. Bunun yatarı olan 1 buçuk yılı hükümlü statüsünde geçirmek zorunda kaldı. Normal koşullarda bu cezanın kapalı cezaevinde yatarı yoktur. Denetimli serbestlik uygulanmaktadır. Cezaevinde olduğu için böyle bir uygulamaya tabi tutuldu. Buradan doğan ikinci mağduriyetle ağabeyimin cezası 1 buçuk yıl daha uzamış oldu. Yani 2021’de bırakılması gerekirken, müddetnamesinde tahliye tarihi 15 Eylül 2022 olarak düzenlendi.”
Tahliye kararını beklerken, tahliyesinin 3 ay ertelendiğini öğrendiklerini belirten Yapıcı, “Bu keyfi ve hukuk dışı kararla ağır hasta olan ağabeyimin cezası bitmesine rağmen tahliyesi 3 ay ertelendi. Ağabeyim 55 yaşında ve 12 yıl 6 aydır cezaevinde tutulmaktadır. Cezaevine sağlık sorunu olmadan giren ağabeyimde, başta gırtlak kanseri ve kalp rahatsızlığı olmak üzere birçok ağır hastalık oluştu. Tedavisi engellendi. Tedavi süreçleri adeta işkence süreçlerine çevrildi. Tarsus 1 No’lu T Tipi Cezaevi’nde tutulduğu iki yıl önce Mersin Üniversite Hastanesi’nde gırtlak kanserinden dolayı ameliyat oldu. Bu ameliyatın ertesi günü hastanenin tutuklu odasında askerlerin saldırısına uğradı. Bu şekilde Tarsus Cezaevi yerine Mersin E Tipi Kapalı Cezaevi’ne götürüldü. Burada 2 gün boyunca gardiyanların fiziki işkencesine maruz kaldı” dedi.
